bakir meczup ve şöhret.. zulamın mutenasına g/izledim kolayından edindiğim şöhreti patikası kadime yolu tek kişilik yolcusu bir / dağ gibi yüreğin toprağı ince/sin-de varmak için kulübesine-sarınır çamurlu pabuç öyküsüne sebeb-i niyete b/akar irice kanatlılar yelimle aşınmış kayalara misilleme yaptığımı anlar kartal en yükseğin üstünden düğümlü bir ip sarkar kemik-ten cesarete bürünür zirvede-çatısını dolunay ile örter kulübe halka halka büyür sisiyle bulutlar içre zorluğu galebe çalan kaygılarla sevda / makamsız zaman akışına doğallık sürer dışa-vurum imkânlı vuslat-ı aşk acısıyla tutuşur dağın etekleri edebî gayreti tırmanır yoluna molasız yokuşlardan-bi haberdir kulübe adsız zirve efsanesi / meczub hıçkırığına köle taze ölüm’ün nidâ silsilesi zulası patlamış şöhretin bir nefes veda öncesi... .. |