İTİRAFIM VAR
Toz tutmuş bütün umutları,
Bir bir kaldırıp koydum rafa. Gizlediğim bütün somutları, Artık mecburum itirafa: Oysa gün, bugün değil. Sevdiğimi söylemek mümkün değil. Şair dilim lâl şimdi. Ölmek bile ihtimâl şimdi. Nehrine bir türlü akamıyorum. Sen sürgün yeri, bense kaçak. Kimbilir kaç bin yıl uzağım sana. İnce bir dal gibi salkım saçak; Mor menevşeler açacağım sana. Sen gökte parlayan Zühre yıldızı, Ebemkuşağının her bir rengi. Ben güzel günlerinin hırsızı, Bomboş bir sokağın dengi. Korkudan yüzüne bakamıyorum. Sanki düze inmeyen yokuş gibiyim. Vurulup avcuna düşmüş kuş gibiyim. Geçmez kalbimde bıraktığın tesirin. Ey sevgili; unut bir gün sona eresini, Artık zorla tahammül süresini. Kapında biçare bekliyor esirin. Diktiğin duvarları yıkamıyorum. Ateşinden bir parça verip muma, Taze rüyalar getirdin uykuma. Hüzün yanığı geceler bayram olur. Bir ceylan bahçede gezende, Senin gibi ürkek, senin gibi nazende. Bütün bir alem sana hayran olur. Kurutur gönlünde kırmızı bir gülü. Alnına düşünce saçının kâhkülü, İşin içinden çıkamıyorum. Ellerin akşamın sükûnunu bölüyor. Sensiz uzakta bir kış çiçeği ölüyor. Ah bir gülsen değişse iklim. Çözülse zaman büklüm büklüm. Sevmeyişini hâlâ almıyor aklım. Yolunda nasır tuttu ayağım. Uğrunda yanmaya hazır çerağım. Verdiğin kibriti çakamıyorum. Bir tek sana sözlüyüm, Başka herkese sustum. Bir tek sana nazlıyım, Başka herkese küstüm. Yalnız senin suyunda duruldum. Kırk yıl koşup divanına kuruldum. Ne bir yanım, ne bir tarafım var. Yalnız sana bir itirafım var. Gönlündeki ateşi yakamıyorum. |