hafızanın ucunda hüzün.. hafiza kaybı defterimde de adı yok saçları çilek dalında dalgalanıyor aroması amber kokuyordu yanına uzandığımda burnundaki pembeye çalan busemin rengi gözlerimin önünden dimağıma sürülmüş minicik bir lekeydi sevmiş miydim ilkbahar tutkusu gibi dokunmadan beyazına papatya büyüsü yapmışımdır mutlaka hünerimdir bir çift saç telinden vuslat düğümü atardım kırçiçeklerine anımsıyorum o ritüeli ; elimi arkamda saklar ’’nadide endemiğim turunç rengim ömürlere bedel ben’li çiçeğim’’ dizesini söyler gözlerini kapa derdim ve gıdığından öper boş avcumu gösterirdim hırslı bir tebessümle kovalamaca başlardı biteviye yemyeşil körpe sürgünler üzerinde ama o kim di ismi neydi ? belleğimde ki birkaç kürek taze toprağı da aldılar sevgi fidesi ekmiştim çiçeğinden tanırım demiştim sevdiğimi !? inziva hücrem dört duvar karanlık cansuyum çekilmiş derin uykuda kâbusum bilmiyorum herşeyi unuttum nerde benim sevdam tutkum ? bir şairin heybesinden döküldü yürek tuzu mısralar ’’aşka gelir ama hiç bekleme ! aşıka gider ilhâmlar’’ ... .. |