SENİ UZAKTAN SEVMEKŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Aşk imkânsız olan birçok şeyi mümkün kılar. Goethe
Seni uzaktan sevmek, Tatlı suyla tuzlu suyun birbirlerine karışmaması kadar gizemli, şaşırtıcı, Akdeniz ile Atlantik Okyanusunun Cebel-i Tarık boğazında buluşması gibi, Çokça da akıllara durgunluk verici muhteşem bir olay... Seni uzaktan değil de yakından sevmeyi istemez miydim sanıyorsun? Haydi istedim diyelim, her dilek kabul görmez de, Bu dileğim kabul gördü diyelim, Farz edelim ki keşfedilmemiş topraklara ilk ayak basan ikimiz olmuşuz, Dört bir yanımız yağmur ormanlarıyla kaplı, Yiyeceğimiz, içeceğimiz de bol, Suyun olduğu yerde hayat da vardır, İşte buldum paranın geçmeyeceği yerleri, O halde buralarda huzur da olmalı… Seni uzaktan sevmek, Platon felsefesinin dilimize kazandırdığı platonik bir aşksa eğer, Ki, kitaplarda böyle yazıyor, Tüm platonik aşkları yerle bir eder, Ben de adını koyardım, muratolik bir aşk diye, Ersinler efendim sevenler muradına, Kabul olsun tüm dilekler, zararı kime? Şimdi iş ikimize düştü, Adını sevgi cumhuriyeti koyar, Sevgimizle örülü bir kale inşa eder, Yanına da köprümüzü kurardık, Sonrası mı, çözüm gayet basit, Birbirimize sarılır yatardık, Ama hayaller tatlı da olsa, gerçekler acı, Yollar çetin, arazi koşulları engebeli, yaşam zorlu, Ortalıkta vahşi hayvanlar cirit atıyorken, Kandırmayalım birbirimizi, Öyle bir cumhuriyet yok, Öyle bir ülke de yok… Seni uzaktan sevmek, Sevmelerin en maceralı tarafı da bu kısmı, Dışardan bakıldığında hiçbir tehlike yok gibi görünse de, İçine girildiğinde her yanımız düşmanlarla çevrili, Mucize şurasında ki, ikimizden birisi olmasaydı, Sevgi köprüsü kurulabilir miydi? Ya inşa ettiğimiz kalemiz ne işe yarayacaktı? Üzerinden geçmedikten sonra köprüye de gerek yoksa, Bu çabalarımızın hükmü de olmamalı, O sevgi, aşk ki, sekiz milyar insan içinde, İkimiz için ne büyük bir hediye, Ne büyük bir nimet, ne güzel bir ayrıcalıktır… Seni uzaktan sevmek, Tıpkı kuru yük gemisinin yolunu şaşırıp, Karaya vurması gibi dramatik, Hani diyorum, kıyıdan hep uzak olsun, yakınlaşmasın, Hem böyle daha güvenli, Yeter ki makine dairesi hasar görmemiş olsun, Şehrin gürültülü, kulak tırmalayıcı ve çokça da baş ağrıtıcı atmosferinde, Yanımızdan son sürat hızla geçerken, Aniden fren yapan ve ödümüzü kopartan bir arabanın, O içimizde duyduğumuz cayırtısına benziyor sana yakın durmak, Kalbimiz hızlı hızlı çarparken, yerinden çokça da çıkacakmış gibi oluyor, Sanki can bedenden çıkmışçasına nefesimiz kesiliyor, İnsanın düşünesi de geliyor böyle bir anda, Uzak olmak mı, yoksa yakın olmak mı daha emniyetli ve güvenlidir? Şimdi şu vakit, şu saat, şu dakika, Bir gerçeği daha keşfetmiş olmanın dayanılmaz sevinciyle dopdoluyum, Şehre kuşbakışı bakmak ve keyiflice seyretmek kadar güzel seni uzaktan sevmek, Hem böylece seni bir bütün olarak görebiliyor, Sindire sindire o enfes, o tatlı, o hoş, o güzel manzarana doyasıya bakabiliyorum, Bırak saatlerce bakayım, gece olunca nasılsa ışıl ışıl olacak şehir, Sonrasında bir bir çekilecek kalabalıklar evlerine, Ardından bu büyülü yaz gecesinde bir sam yeli esecek, Ipılık nefesiyle yüzümü okşayacak, tenime bir heyecan, bir ürperti gelecek, Bıraksınlar böylece beni, dokunmasınlar keyfime, senli düşler kurayım, Gözlerin gece fenerim olsun, saçlarını yorgan yapıp yatayım, Koynun limanımdır şimdi, sonrasında nasılsa uyuyan dev uyanacak, Bu riyakâr, bu sahtekâr şehir kaldığı yerden gürültüye boğulacak. Aslına bakarsak şehirlerin hiç mi hiç suçu yok, Suçlu, ön yargılarıyla hareket eden hissizleşmiş, sevgi duygularını askıya almış, Birbirlerinden kopmuş, adına insan dediğimiz makineleşmiş robotlarda… Seni uzaktan böyle sevmeye devam ederken, Kalbim daima kalbinde olacak, Seni sevmenin o büyülü, o baş döndüren, o gizemli gecesi de, Sabahın ilk ışıklarıyla noktalanmış olacak, Olsun, her doğan güneş, karanlığa bürünse de, Karanlıklar değil midir ikimizi gizleyen… Seni uzaktan sevmek, Gecelerin sessizliğini sevmek kadar huzur veriyorsa, Bırak seveyim iki gözüm, kulağım, aklım, fikrim, Bırak da gecelerim zindan olmasın… Vecdi Murat SOYDAN (Yaşanmamış Aşkların Şairi) 03-04 Mayıs 2018, Isparta |
Kalemin keskin olsun...
............................................. Saygı ve selamlar..