Şimdi yitik bir an kaldı bana hüznümden
Savruldu umutlarımın kurumuş yaprakları
Dağılmış sebepsiz yere dört bir mevsime
Zaman hep içinden çıkılamayan bir vebalin,
Ahını yaşatır yüreğimde
Köksüz bir karanlık yaşar gecelerimde
Acı düşlerde çiğnediği son umududa
Tükürüp yüzüme sırıtıp durur arsızca
Uykular yenik düşer karanlığın yastığında
Küllenmiş düşler maziye küser
Bir yanda yanıp sönen yıldızlar,
Bir yanda gidip gelen hatıralar,
Zaman bir doldurup bir boşaltır kum saatini
Bir zamanlar yağan yağmurun tadı vardı,
Penceremin seyrinde...
Kapıma düşen umutların,aldığım nefesin.
Şimdi elimden uçup giderken tüm anılarım
Bir elvedanın hüznüne kapılmış,bir damla gözyaşı
Öc alır tüm kahkahalarımdan.
Yaşadığım günahların soğuk karanlığında boğulur gibiyim
Saatim durmuş,odamdaki eşyalar renksiz
Dağınık bir mekanın isyanına yenik düşmüş zaman
Şimdilik avunadursun karanlık bu ümitsizliklerle
Hala çok derinlerde bir yerlerde,
Kaybettiğim bir aydınlık var ulaşamadığım,
Şehvetlerimin vahşiliğine karşı koyan duygularım saklı.
Tüm özlemlerim katledilirken bir bir karanlık düşlerde,
Hala ayakta duran ümitlerim var sahile vuran.
Henüz kavuşamamışken visaline bile,
Şimdilik kanıyadursun bu yaralar
Ağlamak neyine ruhumun
Gün gelecek gülümseyerek uyanacaksın doğan güneşe,
Kurumuş yapraklarını dökecek,yeşereksin.
Düşman içimin karanlıklarında gizliymiş
Korktuğum o beter sokakların,
Dipsiz karanlıklarında değilmiş meğer.
Çığlıklarım gecenin örtüsünü deldi
Anlatacak hikayem kalmadı artık geceye
Vaktim kalmadı artık ağlamaya
Kendi içimde kendimi aramaktan
_TAMER_