Canın Sağ Olsun
Senin için namluya son mermimi sürmüşken,
Ölü müyüm sağ mıyım, sorma canın sağ olsun. Hayatımı yoluna göz kırpmadan vermişken, Allah’ın selamını verme canın sağ olsun. Ay senin, güneş senin, yıldızlar senin olsun, Gül senin, gülşen senin, şebboylar senin olsun, Varsın ölünceye dek dermanım sende kalsın, Açtığın yaraları sarma canın sağ olsun. Gece senle uyuyup, sabah senle doğmuşsam, Her dem seni yaşayıp her an senle dolmuşsam, Azat kabul etmeyen kadim benden olmuşsam, Gönlümdeki zinciri kırma canın sağ olsun. “Aslında aslı yoktu hiç bir şeyin” diyorsan, Âlemin bildiğini bilmek istemiyorsan, “Gör!” Diye haykırmaktan tükendim, görmüyorsan, Dünyamız yıkılsa da, görme canın sağ olsun. İstemem, unut gitsin martısız denizleri, Merak etme saklarım bize ait gizleri, Siliver hatırandan geçmişteki izleri, Saatini vuslata kurma canın sağ olsun. Senin için dünyamı yıktığımı bilmezsen, Dinime imanıma yemin ettim duymazsan, Ahdimi peymanımı üzerine almazsan, Elini ellerime sürme canın sağ olsun. Canın sağ olsun gülüm verdiğin kahır için, Kevser’i yere çalıp sunduğun zehir için, Yakıp ta kül ettiğin bu öksüz şehir için, Açtığım kapılardan girme canın sağ olsun. Acıt! Canın sağ olsun “Acımıyor” diyerek, “BİZ”e dair ne varsa yaşanmamış sayarak, Cennetimiz yerine cehennemi koyarak, “Gidiyorum” diyorsan, durma, canın sağ olsun… İrfan ÖZCAN |