bu yürek ikimize de mezar olurdeniz maviliğini yitirdi sevgilim ama martılar yine denizi terk etmedi bütün kesikler gibi yürekte kanamakta bütün şiirlerde adın geçmeli saçların mısralarına parmakların satır aralarında dolaşmalı göz ucunda saçları yüzüne değmeli sevdiğinin ama sokak ortasında selpak satan çocuklar var vitrindeki oyuncaklarla avutuyor kendilerini bir çocuk annesine ekmek götürme derdinde ve şehirler arası bir otogarda sevdalar uğurlanmakta bu dünyanın çivisi çoktan çıkmış sevgilim bazı çaresizlikler daha doğmadan başlar bazı acılar anne karnındayken ve yoksulluk bir ömür sürer ama yoksullukla yoksunluğu bir tutma sevgilim yoksul insanların merhameti zengindir vicdanla ölçer insan yüreğini şimdi yüreğimin üstüne elimle bastırıyorum sırtımdan vuran dostlarım geçiyor gözlerimin önünden sahte insanlar, tutulmayan sözler ve yüzüne gülücük saçan sevgililer ah ne çok yalanlar biriktirmişiz ne çok ihanetlere yürek burkmuşuz ne çok karanlıklarda kalmışız artık yangınlar acılar kadar yakmıyor canımı kahrolmuş umutlar biriktirmiyorum düş kurmuyorum düşlerde yaşamıyorum artık bu hayatın bir gerçeği birde gerçek dışı doğruları var sevmek ve ölmek kadar sıradan birisiyim artık bir aşk kadar zehirli ve bir kan pıhtısı kadar yapışkan insanlar tanıdım ne hayatından gidiyorlar nede hayatın onlardan ayrı yazılıyor alın defterine boşluğuna sığındığın göğüs kafesin ve ellerinin ürkekliği bir boşluğun içinde yorgun yüreğine şiirler yazdırıyor ama kefen kadar yalnızım dudaklarım yokluğundan öpüyor seni gittiğim her yerde seni arıyorum n’olur benden fazla uzaklaşma bu yürek ikimize de mezar olur ibrahim dalkılıç 25.10.2017 00.05 izmir |