Taş yığınları
Tüm beklenmemişliğimle
ellerim birbirine taraklanmış halde ne kadar olursa o kadar iyiyim işte Sorgusuz sualsiz girdiğim günaha anlam yüklüyorum ben ya gir içeri ya git Karanlığın bile bir anlamı vardı fabrikanın orta yerinde akıl almaz bir iş kazası gibiydin sen yavrum. Bu işin fıtratında vardı zira Bunu unuttular Üç yüz bir kere unuttular hemde unuturlar... Ödenmemiş yalnızlığımız nedeniyle yüreğimiz gelen aramalara kapalı Bunu buraya bırakalım İnsan nasıl da inciniyor Tanrım ve hatta inceliyor biliyorum bunda ilahi bir sır yok sadece söylemek istedim Perşembe günlerinin hiç sevmiyorum ben bunda perşembenin herhangi bir suçu yok nasıl olsun Ben kaçığım. İmran kızı Meryem İsayı tekrar ve tekrar doğursa ne değişirdi ki Orta yerinde kocaman bir delik olan küflenmiş dünya da. Şimdi kılıksızım diye bir şiir var ben yazmadım Ama ezberledim. Ezberim iyiydi şimdi de iyi Çarpım tablosunun çarpık kentleştiği mahalle araların da kırdım ilk kemiğimi taş yığınlarına Vura Vura. Can sıkıntısına en iyi gelen şey yâr yarasıdır zaten yaşadığımızın adı da dünya ağrısı Şimdi burada dalgınlığımın orta yerinde çırılçıplak ayaklarımı birbirine sürte sürte oturuyorum Çığlığını ayak bileklerine saklamış bir kadın güneşleniyordu gecede İki adım ötede İki adım beride... |
............................................... Cicero..
.................................. Saygı ve Selamlar.