5
Yorum
20
Beğeni
0,0
Puan
1553
Okunma
tam kaleme söz geçirip
sürmüşken ucuna sözleri
mürekkep bitti
halbuki niyet edip secdeye duracak nice cümleler vardı
adının ardında saf tutan
dağıldılar harf harf
cümlenin cemaati
kutusunda tek kalmış bir kibritin
son şansı kadar yakıcı
ufacık bir esintide sönecek kadar da
cılız bir h’içim
şimdi yaksam ormanı ha keza
hiç bir ağacın gözünde yangında kurtarılmayı hak eden önceliğim olmaz
bilirim
ki biz
kibritle başladık
ateşle ilk oynamaya
perde tutuşturmaya benzemiyor
yanan bir kalbin içinde küle dönmek
göğün gürleyip
elektriğin kesildiği gecelerde
mum alevindeki harelere dalıp hayaller kurar
öyle dalardık o tatlı uykuya
bizim
kalp altında yatan düşlerimiz var
farkında olmadığımız
ateş kadar sıcak
küllerde demlenen
her aşk
tek kullanımlık ömürmüş meğer hayat içinde
tek kullanımlık yüksek dozda anti mutluluk
tek yakımlık ateş
çok soluklu ayrılıklarda
tek nefeste söylenen iki kelimenin soluksuz sızısı
sen beyazdın hep
lekesiz
parlak ışık karanlığıma
karıştık
kirlendi ışık
oysa gök kuşağı olacaktık
gri bir buluta dönüşmeseydi rengimiz
ve yağmasaydık ayrılık diye
mevsimsiz gelincikler üstüne
tam kaleme söz geçirip
yazacakken seni
yaz bitti
peşinden mürekkep
derken tüm hayaller
kağıttan gemi
yakılmayı bekleyen
son kibritle..