4
Yorum
16
Beğeni
0,0
Puan
2524
Okunma
sanki yıllardır bekler gibiydin
başını dayadığın o çaresizliğin dört köşeli pencere kenarında
kimsenin dokunamadığı yalnızlığın
okunmamış kitap yüzünün bakışlarıyla
dağılıyordu harflerin sokak boyunca
sanki yıllar boyu yürüdüğüm yolların
köşe başını dönüyordum
sana açılan o sokağın
aşka varan adımlarıyla
basa basa çıktım
bakışlarındaki merdivenlerden
sazsız
sözsüz bir nidaydı kalbindeki ritmin
dağılan notalarını
sokak içinde toplayabildiğim harflerle birleştirip
bestesini yapmak gibiydi aşk
sen,
sana geldiğimi bilmeden
ve gözlerinden gelip geçen bir ben’in gölgesi soğumamışken bakışlarında
ayak uçlarım üzerinde yürütüp kendimi
gözlerini bağladım ellerimle
dedim ki
bil bakalım ben kimim
dedin ki
sensin o
adımı söylemeden
bildin kalbindeki kalb’im’i
sonra,
kuzine üstünde demini almış çay suyunun tiz sesi kapladı odayı
koyun postu serildi
o ateşin dibine
hayatın elektriğini kestik o an
soba ateşinde alevler ışık olup
sürgülü kapağından sızarak
yalazlanıyordu yüzünün yarısında
ve,
üzerinde mutluluk yazan tek dal sigarayı
el yordamıyla bulacak mesafeye koyup
koyu bir sohbetin seyr ü seferine çıkıyoruz birlikte
dur bi
az bekle..