GÜN ÖLÜRKEN
Zaman acımasızca geçip gider
Geriye kalan yalnızlıklarımızla yapılan hesaplarımız. Bir gün daha yaşlanır bir önceki gün gibi. Ağlayan zaman mı yoksa zamana yenik düşen bizler mi? Perdenin arkasından bakarken günün ölümüne tanık olur gözlerim. Gözlerimden dökülen yaşlar süzülürken yanaklarımdan. İstemsizce düşer ellerime gözyaşlarım. Dudaklarımdan dökülürken güne veda, Ellerimden kayarken perde, Karanlığa gömülür bir gün daha sessizce.. Kapanır gözler karanlığa yorgunluk bu olsa gerek. Yarınlar kapıda bekler sabahını yeni bir günle. Gidenler gittiler önceki günle beraber kapandı sayfalar. Saçlarıma düşen ak teller, yıldızlar gibiydi. Eski resimlerde kurduğum hayaller. Siyah ve beyazdı tüm anılar. Bir düştü sanki yaşananlar. Gün ölür günler ölür bir bir saymak imkansız. Günle gidenler gün gibi dönmezler bir daha çaresiz. Geçmişin karanlığında yitip giden anılarım. Kapanan gözlerim biten bir güne veda ederken. Dalından kopan yaprak gibi çaresiz şimdi. Yavaşça açarken gözlerimi yeni doğan bir güne. Dudaklarımdan sessiz bir merhaba düşer istemsiz. Zaman acımasız Her gün bir günün ölümüne tanık olmak ne hazin. Gözlerimden dökülen veda yaşları süzülürken yanaklarımdan. Yorgun ellerime düşer çaresiz. Gün ölür günler ölür. Daha kaç yarına bakar gözlerin kim bilir. Acımasız ve umarsız geçerken zaman. |