VE ANNEM VE ROBİN VE ŞİİRLERİM
kısık sesli günler
geçen mayısta bana ömrümün sancılarından söz ediyordu ve fısıltılarla çekip gidiyordu. saydım,oniki yıl bir ay oldu büyümeyeceğimi sanmıştım zaman hızlı koşuyor, coşkusu dökülüyor saçlarımın ışığı gözlerimin kurduğum bütün hayaller yokoldu. beni bu topraklarda kendimle yüzleşmeme bir hayalin sesi neden olmuştu ayrıldığım gün nisanın yirmidördüydü bahçeye bıraktığım tüm naralarım yokolmuştu. bu ne yaman bir yazgıdır şairin şiiri, yazarın romanı, şarkıcının şarkı söylemeyen sazdır. kınalı saçlı annem,uzun zaman oldu ben bıraktığın gibi değilim artık hayallerimi de taşıyamaz oldum bu işte sana söylemediğim. bir ömrün yarısına kadar engin bir hayal kurmaktı benimkisi herkes kopar yuvasından ocağından,ekmeğinden yorulur insan gidemez kendisine doğru ve hayali besleyemez bu durumda ne yenisi ne eskisi. telaşlı hallerim de kalmadı, biliyor musun annem Robin sekiz yaşına girecek bir kaç zaman sonra beynimin karanlığına iki ışık asılı, biliyor musun ne diyorum aslında son şiirimi yazmak istiyorum biri sen biri Robin ve son şiirlerimi kendimi kusarcasına dökmek istiyorum. ve annem ve Robin ve şiirlerim son şiirlerim içinde hayallerimin gözleri dolaşan yürek ateşiyle büyüttüğüm sırlarımı sevinçlerimi,emeklerimi ve kentlerimi yokedercesine parçalamak istiyorum. kabul edeceğim seni yıllardır görmemişim Robin yetişmiş bana şiirler binlercesine uzanmış birşeyi kaybetmenin mahkumu olmak neden bu kadar ağır anne? öyle susma kına saçlı insan ışıklar sönünce söneceklerini saklarlar sen ve Robin’den sonra kendimi kimin evrenine saklasam? sesi kısık günler geçen mayısta bana ömrümün sancılarından sözediyordu ömrün iklimine asılıydı son şiirler ömrümün yakasına yapışık geçiyordu. ve annem ve Robin ve şiirlerim ışık savaşçıları üç ses yalın üç kutsal kitap sizden başkasını söylemez son sözlerim. bana çok ağır gelmiyor hiç birşeyler annem kendimi taşımayı unutmuşum çoğu zaman yüreğimin emeğiyle beslemişim yokolan tüm düşlerimi hayallerim ve rüyalarımı. sen usulca kal orda ben ağlayacağım bir insan yamacı bulurum Robin kendi ayakları üstünde son şiirlerimi de yazıp sessiz sedasız yokolurum. bana geçenlerde hayallerinden söz etti Robin düş kurmayı ve sevmeyi öğrenmiş erkenden bana da hayallerimi sordu, ’kim önce ölür’ diye sordu ’hayaller ölmez’ dedim,’insan ölür önce’ ’hayaller ne olur ’ dedi ardından ’onlar yolunu bulur.’dedim ’bir ırmağa benzerler...bazen bir ormanın sessizliğine akarlar bazen bir zeytin ağacı dibinde,bazen berraktırlar,bazen bulanık bazen korkulu gecelerin cesareti olurlar,bazen şarkılara sıgınırlar’ ’neden hayaller sahibini terkeder ’ dedi ’bilmiyorum’ dedim ’hayallerin var mı’ dedi ’hayallerim mi? ...evet var. hayallerim ve annem ve sen ve son şiirlerim’ dedim. Zeki Nurçin |
derin bir şiir
yüreğinize sağlık