Adsızdır ayrılık..Erkeğim hoşgeldin.. gözlerime buyurmazmisin acı kahve gözlerime ne çok özlemisim ayak seslerini ne çok hasretin kalbini kırdım bir bilsen Sen yokken.. bir diş ağrısı aldı beni sen bırakınca her gece seviştiğim ağrılarım var kalbimin sızısını aratmıyor inan ölesiye tutkulu ölesiye hain seviyor beni yokluğun desem şekeri bitmiş sakız gibi ağzımda ne yutabiliyorum ne çıkarıp ağzımdan atabiliyorum öylesine yavan öylesine tatsız.. serçe parmağımı gömdüm dün bir parça toprak koparıp etimden bir buselik ömrü kalmış ne yaparsın.. Sen nasılsın bakalım.. cigerin nasıl nefes alabiliyormusun yoksa kedilere mi verdin mübarek aydır aç kalmasınlar diye.. Ya peki ben ben nasılım.. yudumlarken benden yutkunabuliyormusun sahiden dokunabiliyormusun bana ellerini parmaklarını titretmeden gezinebiliyormusun özgürce.. hayat nasıl mı ? iyi güzel bir sessizliği bir de karanlığı sevmiyorum seni sesini gülüşünü hatırlatmasa onlarla da geçinip gideceğim üç günlük yalan dünyada.. çiçeklerimi sularken sarı kedimi okşarken birde masumcuğumu sen diye öpüp koklarken mutluyum en çok.. Ohh be diyorum çakırkeyif uzanıyorum kanepeye biraz sonra hani o akşam ıssızlığında çakı gibi saplanıyor çakırlığın keyfim kesiliyor lime lime ellerimin soğuk hüznünü dilimliyorum iftar sofrasına.. sonra secdeye vuruyorum başımı Rabb’ın omuzlarına dökülüyor saçlarım kırk kutsal beze sardığım kalbimi açıyorum Rahmânın dizinin dibinde lotus çiçeği dualarımı ve zakkum çiçeği günahlarımı havanında eritiyorum Rahman’ın baharat kokuları yayılıyor geceye bir tutam aşk dokunuyor dilime iki damla su firar ediyor gözlerimden göğü göğüslüyorum bir nefeste ayalarım ıslanıyor sana ıslandığım gibi.. |