Sessiz bir gecede geldiler Sessiz bir gecede usul usul sessizce gittiler Birdenbire yepyeni bir karanlık fışkırdı tan saatleri yıldızlar yanmaz oldu Tüm ışıklarını söndürmüş bu şehir Pencereleri kapadım usulca perdeleri çektim Zifiri karanlığı görmemeliydim Sigaramı söndürdüm, yalnızlığı içime çektim Hüzünlerim kurşun gibi bütün gece üstüme yağdı Devleşen öfkeler elveda derken hiçbir söz teselli etmedi Kalan son veda parçaları Kendimle savaşmaktayım Uzun zamandır unuttum gülmeyi, güle güle demeyi Tek değildi yüreğimden çekip giden bu yolcu
Kimi dosttu gidenin Kimi can Kimi canan Kimi ömrümün yarısı Kimi sol yanımın sancısı
Hiç bir şey dolduramaz bırakıpta gidenlerin yerini Hatıralarla boğuşmaktan yaşlıyım Direnemedim küllerin içinde közleri sürekli eşeledim İz bırakır her giden Yanar kor gibi sesi ile yürek Kalptir bir türlü soğumayı bilmeyen Bilebilseydim… Saniyenin nabzını tutardım Bulutlar ağlayarak üstüme üstüme yağdı İç gürültüsü ’nefret’ zulümdür demeseydi Çağlayanlardan bir avuç su çalardım Vedalaşmadan gidenler Bütün tapınaklarda aynı sitem
Marifet gitmeden elleri tutabilmekti Yüreğimde tuttuğum kırık parçalar yoksa sizin miydi? Sabrın firar ettiği taştığı çığlıklardayım Siz beni kime emanet ettiniz? Vahim bir gözyaşı sellerindeyim Matemin pençesindeyim taşıyamam ben bu matemi ölesiye
Felek beni tanısaydı ayrılığın üstüne gök taşı yağardı Siz misiniz sevdiklerim Kara gecelerin işkence öyküleri kimindir? Elimde fotoğraflar yalnızlık taa-şuramda Böyle istenmiş ayrılıkta yer yok korkuya Bir yaratıcımız var kaderimizi önceden yazar Marifet kaderin elinden çıkar Ne dikerse onu giyersin modası geçene kadar Başka terzide yokmuş Hangi doktora gittiysem Hatıralar aldı pençesine zulüm gibi yazdı ve reçeteme ekledi Ecelinden ölmeyeceksin! Yalnızlığın ilacını bulan dahi doğmadı daha
Feleğe ne deyim? Ne desem azdır... Kesik dilim, belirsiz geleceğim Her şeye rağmen sağol özlem Bu gece yalnızca bu betime yağdı Hayat işte Kapkara gecenin tan yeri mi var?
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Kapkara Gecenin Tan Yeri Mi Var? şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Kapkara Gecenin Tan Yeri Mi Var? şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Gitmeden eller nasıl tutulur bilemem ancak gittiğinde iz bırakabilmektir marifet.Gitmenin medhiyesini hiç okumamıştım hatta eylül güllerinin hüznünü şimdi daha iyi algıladım.Kutluyorum...
Sessiz bir gecede geldiler Sessiz bir gecede usul usul sessizce gittiler Birdenbire yepyeni bir karanlık, yıldızlar yanmaz oldu Tüm ışıklarını söndürmüş bu şehir Pencereleri kapadım usulca perdeleri çektim Zifiri karanlığı görmemeliydim Sigaramı söndürdüm, yalnızlığı içime çektim Hüzünlerim kurşun gibi bütün gece üstüme yağdı Devleşen öfkeler elveda derken hiçbir söz teselli etmedi Kalan son veda parçaları Kendimle savaşmaktayım Uzun zamandır unuttum gülmeyi, güle güle demeyi Tek değildi yüreğimden çekip giden bu yolcu
Kimi dosttu gidenin Kimi can Kimi canan Kimi ömrümün yarısı Kimi sol yanımın sancısı
Hiç bir şey dolduramaz bırakıpta gidenlerin yerini Hatıralarla boğuşmaktan yaşlıyım Direnemedim küllerin içinde közleri sürekli eşeledim İz bırakır her giden Yanar kor gibi sesi ile yürek Kalptir bir türlü soğumayı bilmeyen Bilebilseydim… Saniyenin nabzını tutardım Bulutlar ağlayarak üstüme üstüme yağdı İç gürültüsü ’nefret’ zulümdür demeseydi Çağlayanlardan bir avuç su çalardım Vedalaşmadan gidenler Bütün tapınaklarda aynı sitem
Marifet gitmeden elleri tutabilmekti Yüreğimde tuttuğum kırık parçalar yoksa sizin miydi? Sabrın firar ettiği taştığı çığlıklardayım Siz beni kime emanet ettiniz? Vahim bir gözyaşı sellerindeyim Matemin pençesindeyim taşıyamam ben bu matemi ölesiye
Felek beni tanısaydı ayrılığın üstüne gök taşı yağardı Siz misiniz sevdiklerim Kara gecelerin işkence öyküleri kimindir? Elimde fotoğraflar yalnızlık taa-şuramda Böyle istenmiş ayrılıkta yer yok korkuya Boşuna yaşıyorum boşuna Bir yaratıcımız var kaderimizi önceden yazar Marifet kaderin elinden çıkar Ne dikerse onu giyersin modası geçene kadar Başka terzide yokmuş Hangi doktora gittiysem Hatıralar aldı pençesine zulüm gibi yazdı ve reçeteme ekledi Ecelinden ölmeyeceksin! Feleğe ne deyim? Ne desem azdır... Kapkara gecenin tan yeri mi var?
Felek beni tanısaydı ayrılığın üstüne gök taşı yağardı Siz misiniz sevdiklerim Kara gecelerin işkence öyküleri kimindir? Elimde fotoğraflar yalnızlık taa-şuramda Böyle istenmiş ayrılıkta yer yok korkuya Boşuna yaşıyorum boşuna Bir yaratıcımız var kaderimizi önceden yazar Marifet kaderin elinden çıkar Ne dikerse onu giyersin modası geçene kadar Başka terzide yokmuş Hangi doktora gittiysem Hatıralar aldı pençesine zulüm gibi yazdı ve reçeteme ekledi Ecelinden ölmeyeceksin! Feleğe ne deyim? Ne desem azdır... Kapkara gecenin tan yeri mi var?
güzel ifadelenmiş bir şiir okudum sayfanızdan tebrikler yüreğinize selamlarımla