YÜZBİR NOLU ODA (Akıl firarda)
Kırk beş basamak çıktım, dizlerim aksak.
Bu ömür yolunun; yolcusuyum ben. Soluğum terli, nefesim yüksek. Belki moladayım, belki son duraktayım. Bir otelin, yüz bir no lu odasındayım. İki ayrı yüz; ıslanmaz burada!!! Bu düş nöbetlerim; ürkütür beni. Başka kokular yoktur beyaz havlumda!!! Ben; yaşam boyu hep firardayım. Bir otelin, yüz bir no lu odasındayım. Düşünmem kendimi; ürperirim her gece. Ben bu hayatın, dargın yolcusuyum... Kıvrılır yatarım, olurum tek hece. Belki son duraktayım, belki moladayım, Bir otelin, yüz bir no lu odasındayım. Geceye beş kaldı!!! gözlerim hala açık. Tomurcuk gülleri mi; düşler yüreğim. Aklım gidip geliyor, herhalde kaçık. Nehirler de; suyun akışı gibiyim. Bir otelin, yüz bir no lu odasındayım. Umut uzun süreç, umutsuzluk ne çare... Semadan kayan; yıldız gibiyim. Ne çok darda kaldım, ne de oldum bi çare. Belki bu hayatın sonunda; belki yarısındayım. Bir otelin, yüz bir no lu odasındayım. Uzaktan bir el uzandı omzuma!!! üşüme... Umudun ayak sesleri, yükselirken her gece. Gecenin suretleri, girer düşüme. Bulutlardan kopan, yağmur gibiyim. Bir otelin; yüz bir no lu odasındayım. Söndüm, küllendim, susadım; suya verdim kendimi. Talihim beni mi yendi; yoksa talihi ben mi. "Olimpos" tan kopan; ateş gibiyim. Yazdığım mektubun; son satırındayım. Belki hayatın yarısında; belki vedadayım. Ben bu otelin; yüz bir no lu odasındayım. 16.01.2016 Ekrem SAYGI Konya-Karapınar |