GECENİN NEMİ
Buram buram döküldü dilden nagmeler
Yudum yudum içtim gecenin nemini Oturdu yüreğime dokunduğum ezgiler Nabzını dinledim sükut’un sakin ve suskun Dilsiz şeytanlara fırlattım en büyük taşları Dolaştım Anadolu’yu oba yayla süzüldüm Hak içinde Halk oldum yoldaş oldum canlara Hallaç gibi asıldım Nesimi gibi yüzüldüm Ritim tuttu ellerim yüreğimdeki ezgi’ye Riyakar gülüşlere aldandım aldırmadım sezgi’ye Gün oldu yasadışı oldum göz koymadım mevki’ye Bölündükçe bin parçaya paslı yüreklere küstüm Her bahar aynı yerden çiçek açsa da ağaçlar Ne çok huzurluydu bir zaman o daracık sokaklar Dostluklar içinde yüzerken tersten aktı ırmaklar Riyasında sulanmış yabanlara şeytanlara çok küstüm Kasırgasından geçtim yürekte kopan tufan’ın Özgür bıraktım sesimi nefesimin çoğunu Masmavi dünyalar çizsem de tuval’imin üstüne Geçtiğim yollarda diken üstünde yürüdüm Yok olup yitse de insanın icindeki özler Ruhuma el koydu bu gece söylenen sözler İçimde alazlandı sönmüş kapkara közler Çizik atıp atıp yürüdüğüm yollara küstüm İnceden dokundular insanların özüne Erguvanlar içinde gonca güller derdiler Fuzuli’den Yunus’tan gül attılar ellere Yalansız yabansız riyasız ıhvan’a düştüm. Ekrem SAYGI 28.11.2022 Bursa |