POSTA TRENİ
POSTA TRENİ
Ağır ağır, Kıvrıla kıvrıla gider, Vadilerde posta treni. Kazanı buharlı, Önden çeker, Duman tüttüre tüttüre... Onlarca vagonu var. Üçü yolcu, Diğerleri yük dolu. Kalkar durur her ara istasyonda. Yolcusuyum onun sömestr tatili sonrası, Turna Tatvan arası. Her öttürüşünde düdüğünü, Yüreğime sancı girer! Kim bilir kaç sevgili yol bekler. Tünel içinde başlar hemen pencere kapatma telaşı, Dumanı ciğerleri kabartır, Öksür Allahım öksür! Kondüktör derler bilet kontrol memuruna, Kompartımanları dolaşır, Delikanlının biri tuvalete saklanır, Biletsiz binmiş olmalı. Eminim parası yoktur. Kokuya dayanamayacak! Bitse bir an önce şu bilet kontrolü. Az ilerde yaşlı bir kadın, Taşlıyor ha bire treni! Deliler gibi; Bağırıyor… bağırıyor! Keçisini vurmuş bir önceki tren, Öcünü bizden alıyor. Uzaklaşıyoruz, Kafamıza bir taş darbesi almadan. Muş’a bir istasyon kala, Duruveriyor sebepsiz yere. Geri geri gidiyoruz, Manevra diyor görevliler. Gecikmek istiyor varacağı yere, Bilerek ve isteyerek. Personel fazla mesai yapacakmış, Ah şu çılgın Türkler! Tren personeli mutlu, Cepleri dolacak. Bizde karamsarlık! Cepte yoktur taksi parası; Çoktan gitmiştir son minibüs de. Yatılı okula gitmek için Sabahı beklemek düştü bize Garın sert ve soğuk bir bankında. Her şeyde bir hayır vardır derler. Öyle olsun… Ömer Adar-2017 |
Duruveriyor sebepsiz yere,
Geri geri gidiyoruz,
Evet efendim tren yolculuğu çok severim, oğlumun asker ziyareti nedeniyle 58 sat süren Van yolculuğumuzda Mus ilimizde karlı bir kıs gecesi mola vermiştik, salaş bir restoranda o sıcak çorbayı asla unutamam. Her birimizin vagon doluları anılarımız var... Tebrikler, Kara tren anılarımızı anımsattı...
Saygıyla...