Ben Zübeyde Hanımın Oğlu,
1881 Selanik doğumlu,
Babası Alı Rıza
Gazi Mustafa Kemal Paşa.
Atatürk Adını sizlerden alan,
Kurtuluş Savaşında Kongre Başkanı,
Baş Komutan
Bilim-Uygarlık ve İnsanlığa saygılı olan
bir Devlet Adamı.

"Halk Oylaması" ile değil;
Olağan-Üstü’süz, Kavgasız-Gürültüsüz,
Adil ve Onurlu bir Meclisten çıkan
Tek Adam.
Başbuğ-Oğlu, Başbuğ Soylu
hiç-bir-Kimseye Oy yada Boyun-Borcu
olmayan
uygar bir İnsan.

İlkin;
"- Astığın-astık, kestiğin-kestik,
Diktatör ve Zorba!" dediler bana,
Birlikte Cumhuriyet Rejimini seçtik,
hep beraber "Tek Partili Demokrasi" ye geçtik.
Çok Partilisini istediler sonra,
Hemde Yönetim-Yargı ve İdarenin ayrı-ayrı Ellerde olanı,
birde Demokrat-Parlementer ve Laik kalanı.

Bugün biri
sizlere emanet ettiğim bu Ülkeyi,
itmek üzere geri.
Oysa o bilmeliki;
Batıdan doğuramıyacağın gibi,
doğudan da batıramazsın Güneşi!
Doğanın Kanunudur bu,
Akıntıya Karşı akıtamazsın Suyu.
Dünya ne hızlanır- ne yavaşlar,
hele bir durduruldu mu
-zaten durduramazsın ki sen-
Yörüngesinden çıkar,
kurtulur Yer Çekiminden
Uzaya fırlar İnsanlar,
Dünyan yanar,
batar.

Eğer sen
16 Nisan 2017 deki Halk Oylamasında
RETÖ Anayasa Değişikliğine "Evet" dersen(*)
kaçırırsın Bor’un Pazarını,
Tası-Tarağı topladığın gibi,
sürersin Niğde’ye Eşşeği,
Herkes Mersin’e giderken,
Tersine gidersin sen.

Bugün
İtin-Çitin, Kavalın-Sopanın
peşinden gitmek değil sorun,
Durun,
Sonu yok bu Yolun!
Ona
"Gittiği Yeri" sorun.
Bana;
"- Demedin!" de demeyin
vede sonra;
Günlerden bir Gün;
"- Bilmiyordum..." diye
bana gelmeyin,
me’lemeyin.

"- Evet!" dediğin Gün şaşarsın,
Yörüngenden çıkarsın,
fırlarsın Havaya,
"Yönü bilinmez-Sonu görülmez" bir Yolculuğa
başlarsın.
Kurtulursun böylece Yer Çekiminden,
Beni, Güneşi-Aydınlığı özlemek neden?
Eriştin ya sen
Bağımsız olmaya benden.

Ne Sürüdeki Koyunun Beyni delik-deşik,
ne Akvaryumdaki Balığınki minicik-küçük,
nede Kafesteki Kuşun bölük-pörçük
doğduğundan?
Hayır!
Camla-Ağla, İplikle-Bağla
Sınırlandırılmış olduğundan!
Kafesteki Kuş, Sürüdeki Koyun, Akvaryumdaki Balık
"sizin gibi Özgür değildir" bilirsiniz,
sizde Aptal-bilinçsiz-Beyinsiz bir Kalabalık
değilsiniz.

Doğruyu gördüğün,
Gerçeği konuştuğun,
Sesimi duyduğun
vede
düşünebildiğin müddetçe,
Özgürlük ve Egemenliğini İpotek etme kimseye.
Apartman İdarecisi iyi Adam diye,
Daire Anahtarını neden vermiyorsun bu Beye?
Köy Muhtarı iyi İdare ettiği için,
verirmisin Tarla-Tapunu bu Adama, niçin?

Ben
bugüne kadar hiçbir Savaşta yenilmeyen,
hiçbir kimseye Boyun eğmeyen,
Yurduna-Sözüne-Özüne sadık kalan,
Ülkesini Yabancı Boyunduruğundan kurtaran,
Gazi ve Atatürk Adını sizlerden alan,
Egemenliği 23 Nisanda Çocuklara Armağan,
Devrimlerimin Bekçiliği 19 Mayısta Gençlere,
29 Ekimde Cumhuriyeti Ülkeme,
30 Ağustosta Bağımsızlık Zaferini Tük Silahlı Kuvvetlerine
Emanet eden İnsan,
Ata’n.

Belki
ilk defa
16 Nisan Halk Oylamasında
yenileceğim ben.
Bilki
vuracaksınız beni Kalbimin tam orta Yerinden,
olacağım o Gün 10 Temmuzdaki gibi,
bir Demokrasi Şehidi.

(*) Lütfen benim ATATÜRK ÇOCUKLARI 11 Şiirimi okuyunuz.