Ateşi harlayınDurun karanlıklar sessizce durun Ayak sesleriniz çıkmasın sakın Bu gece zamanı zincire vurun Akrep yelkovanı böğrüme takın Gökyüzü açılsın şak iki parça Bu gece sabahım Fizan’a yakın Ayın saçlarını tararken fırça Kanayan gözünde gönlüme bakın Gece beni içsin bende geceyi Hayâlimi hırçın dalgaya tıkın Bal tasında verin hasret zehiri Damarda biriken sızıyı sökün Kenan’a yollayın,ruhuma ceza Ya da Yusuf gibi zindana sokun Ne çıkar vermezse azâd’ı rıza Züleyhâ gülerken aşkında yakın Ateşi harlayın başımı aşsın Dumanlar tırnağın içinden çıkın Rüzgar lodos ile kabrimi eşsin Ardımda kalmasın kül dolu çıkın Sükût’a ermeli bu gizli savaş Durmalı kalbime sayısız akın Ölümü öperken, gül yavaş yavaş Çıkın gözyaşlarım içinden ok’un Kurtuluştur belki toprakla barış Zühre uzaklardan gözüme dokun Bitmiyor bahtımla hüzüne yarış Rüyalar son defa resmimi çekin Bozulsun bu gece kalemin rengi Hicrânlı satırlar etmeli sökûn Bu gece kurşundur kalemin dengi Baharlar toprağa maviler ekin Beynim uğulduyor sesler geliyor Habercim ,habersiz haberi sakın Sancılı yüreğim yoksul ölüyor Kalan enkazımı çöplere dökün Bu gün efkârlıyım efkârım taştı Saklı hatıralar yanıma çökün Yıkıldı can evi tuğlası düştü Serçeler temeli temelden bükün Nasılsa sabahın sinesi sızı Arslan ini bile daha da tekin Bu gece ateşte yakarken sözü Kabrimin üstüne sevdamı dikin Duyarken gözünü, okşarsa buğun Göz kapaklarının,matemi yükün Toprakla yaparken şanlı bir düğün Makberî’yi arz’ın böğrüne çakın Makberî’ - Ahmet Akkoyun.............18/04/2008...........00::30.......İst |
Güzel ve anlamlı çalışmanız için kutluyorum.
Kaleminiz hiç susmasın.
Saygılar