Yanılgılar
Kusursuz günler beklerken...
Uzayan bir gecenin sırt ağrısı motifli sabahı Kalabalık kelimesinin ifadede güçlük çekerek iflas ettiği sahne Bekleme salonu geniş alabildiğine Alabildiğine mor koltukların herhangi birine çökmüş Ayarsız yalnızlığını sorgularken buldum Kendim sandığımı... Uğuldamaya dur diyemeyecek olmanın dingin şapşallığında İki elimin işaret parmağını ki daha tasarruflusu tekini dudağıma yapıştırıp gülümsemek olabilrdi Lakin musriflik kanimda var Kulaklarıma tıkaç yaptığımda yeni yine de yabancı ve maalesef susmak bilmeyen uğultular Baş edemeyeceğim haldeyken Kaybettim Kendim sandığımı... Yüzüme çarpan ya da teğet geçenler alfabetik sıradan çıkmış Ve dahi felçli birer ihtiyar gibi anlamsız Kaybolurken Yerine geçenler asla ilk gördüklerim kadar bile olmayacaklardı Yorgunum Kafeteryada üzerine madeni bir liralardan mütevellit kuleler yapıldığını sanarak açıldı gözlerim Ki onların bebeklerini ne çok severdim... Şimdi sular altında bir harabe gibi hareketsiz fehmetmeye çabalarken Evet evet yorgunum Benle beraber sabrım Onu denemeye serbest hale koyarken bana mı sordular Benle beraber umudum Onu öldürürlerken de izin vermedim Benle beraber yoldaşım Ve yine ugultuya karışıp kayboldu şişmiş ayaklarıyla sürünerek Kendim sandığım De ki Sandıkları gibi değildi hiç Oldukları gibi hiç değil... İyi yolculuklar... |
Tebrikler