söz kalmışsa elinizde,
gitmiştir...
yazmanın bir bedeli olmalı...

her geçtigim aşama bir soluk
her solukta bizans oyunu,
entrikalar,
başka tasfirlerde var! sana bulduğum,
lakin benden önce söylenmiş!


tehlikeli bir kadın duruyor, hızla akan göğün altında.
sol yanımda hece saflığında bir ritim,
serbest eğilimlerdi yaşadıklarım,
anlam arayışım,
aralanan gözlerim garip bir sorguda

dokunup serin ve yalın renklerde toprağa
güneşin arada kaçıp saklandığı bir arka bahçede
parmaklarımı birleştirip avucumun ayasına,
dürbünle bakar gibi, büyüdü gölgen.


kadın bedeni ince bir entari,
aklınızda kaldığı kadar,
dikersiniz ona örgülü sözler,
giydiremezsiniz!
kırağı gibi kalır elinizde zemheri.
çok müşterisi olur büyülü sözlerin,
sarhoş eder ilgi,
ama giydiremezsiniz bir hayale bile...



sokak çatışmalarında vurulur memleket,
zindanlara atılır özgürlük,
su gibi bir oyuktan akar yalanlar,
şair ve siz susarsınız!
işte bu, ihanet!
şiire, çocuklara ve kadınlara...

okur;
benim seni ve kendimi ne zaman vuracağım belli olmaz!
dikkat et yada kaç!