Söyle bana ak saçlı ihtiyar Sıkılmadın mı bunca uzun yaşamaktan Senin yaşamına benzer yaşamı Günün ilk ışıklarıyla kendini ayakta Bulan köylünün ve çobanın. Sürüsünü güder tarlalar boyu; Sürüler görür, pınarlar görür Ve otlaklar; Dinlenir akşamları yorgundur; Yoktur başka beklentisi yaşamdan.
Ah söyle bana sevgili ay: yarar var mı Yaşamından çobana; sizlere yaşamınızdan? Söyle bana ne olur nereye varacak benim Bu başıboş turum;
Senin ölümsüzlük yolun yolun başında Söyle ne arıyorsun göklerde, suskun ay? Ne işin var? Doğarsın akşamları; giderek yükselirsin gökyüzünde
Gözlersin çölleri, denizleri, toprakları Dinlenirsin usanmadın mı yoksa, Gidip gelmekten tükenmeyen Bu yollarda? Sıkılmıyor musun? Daha da mı izlemek istiyorsun.
Bu topraklarda günün ilk saatlerinde Uyanan köylüyü ve ak saçından tutan ihtiyar Dağ, taş, dere, tepe, sırtında yük taşıyor Yarı çıplak ayakları, yarı giyinik, Bayır,orman, deniz koşarak; Soğukta,sıcakta soluk soluğa Durup dinlenmeden tuttuğu yolda Varacağı sonun sonsuzluğunun Ve yorgunluğunda yuvarlanıyor Dipsiz bir kuyuya.
Ey el değmemiş ay, işte Böyledir yaşamları ölümlülerin.
Yalnız ve ebedi bir yolcu Ölüm tehlikesi başucunda Izdırap ve acıdır duyduğu ilk şey. Doğar doğmaz anasından Ve aksakal arasında geçen zamanda.
Ey güzel ay, Geceleri insanoğlunun düşlerini de görüyor musun? Söyle bana, düşlerin kralığında dolaşır musun? Neye benziyor ülkeleri düşlerin?
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Ay ile söyleşi şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Ay ile söyleşi şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Yalnız ve ebedi bir yolcu Ölüm tehlikesi başucunda Izdırap ve acıdır duyduğu ilk şey. Doğar doğmaz anasından Ve aksakal arasında geçen zamanda..................................Tebrik ederim efendim harikaydı
Bu topraklarda günün ilk saatlerinde Uyanan köylüyü ve ak saçından tutan ihtiyar Dağ, taş, dere, tepe, sırtında yük taşıyor Yarı çıplak ayakları, yarı giyinik, Bayır,orman, deniz koşarak; Soğukta,sıcakta soluk soluğa Durup dinlenmeden tuttuğu yolda Varacağı sonun sonsuzluğunun Ve yorgunluğunda yuvarlanıyor Dipsiz bir kuyuya.
Gönül sesiniz hiç susmasın nice güzel eserlere inşaallah
Ölüm tehlikesi başucunda
Izdırap ve acıdır duyduğu ilk şey.
Doğar doğmaz anasından
Ve aksakal arasında geçen zamanda..................................Tebrik ederim efendim harikaydı