21
Yorum
36
Beğeni
5,0
Puan
1977
Okunma
Gözünün karasında yıldızlar kayar bir bir
Aralanır kapılar, sonra kızıl bir güne
Yarınlar bu günleri, dünlere yayar bir bir
Zümrüt renkli yapraklar, gidiverir sürgüne
Zülf-i yâr ışır tende, titretir canı ayaz
Kuşlar sükûta gelir, çiy düşer gonca güle
Semâdan iner iclâl, ayrılır siyah beyaz
Yansır peri dansları, pencerelerden tüle
Boşalan kadehlerden sâkiler de mestane
Firkatin ağırlığı lehçelerde ünlenir
Bağbozumu habbesi sunulur tane tane
Hüzünlü bir terennüm bahçelerde dinlenir
Sonra gam yükü çöker âfâkın ötesinden
Vuslatın fermanına dayanmaz hiç bir engel
Taşların arasından akan su bestesinden
Fısıldar kulağıma, bekletme der haydi gel...
Erol URAZ 24.09.2016 Kırklareli
5.0
100% (32)