---


Üç masal güncesiydi
Gümüş ayaklı Thetis’in eşsiz güzelliğiyle başlayıp
Çok sevdiği şalı çalınan Nefertariyle devam eden
Mona Liza’nın gerçek yüzüyle ağlayıp gülümseyen
Papatya, gelincik ve o kutsanmış gülün başrolde oynadığı
Dünden önce
Yarından sonra
Bugün hâlâ yaşatılan







-Üç vâkitte bir tek dilek dil(l)endi
Avuçiçlerine okunan kutsanmış Dua ile
Üç kez kıyâma duruldu Aşk’ın kıblesinde
Gönül gözü ile
Gurbet boyu Cennet tâvaf edildi-







Adam trenden inen Kadına sarıldı
Kadın en utangaç hallerinle Adama
Elleri birleşti güneşin bağrında -yandılar
Üç çocuk gülerek kaçıştı
Üç güvercin takla atarken Dom’un mağrur çatısında
Üç orangutan poz verdi sırıta sırıta
Üç tavuskuşu podyuma çıkarken en otantik kıyafetleriyle
Üç paytak penguen sörf yapmaya hazırlanıyordu alelacele
Üç devekuşunun arkasında üç lama tükürük yarışına girişmişti
Üç gencin ana avrat küfür basışıyla







Orada
Evet..Evet tamda şurada
Adam sevdiğini söyledi Kadına
Kâh kucağına alıp göğsünün sonsuzluğuna değdirdi başını
Kâh sırtına bindirip kurduğu dünyaya taşıdı
Orada öğretti sonsuzluk kadar sevmeyi
Üç kez hâtim etti sevdiğini
Üç kez and içti ruhunu ruhuna huzurla örterek
Kadın babasına âşık iki belikli kızdı hâlâ
Haykırdı Adama en sevindirik halleriyle
-Seni sevmek-
"Kollarımı iki yana açabilmenin mutluluğu kadar güzelmiş meğerse"...












nagi han