HAYKIRIŞ
Bir sızı davetsizce kalbe yerleşir…
Yorguna kalmak yakışır.. Hiçbir şey bana ait değil Bana ait sandıklarım bile yabancı Kimsesizliğim nasılda sırıtıyor dişlerimin arasında Emanet bir gülüş iliştirilmiş dudaklarıma Kimseler bilmez,kimseler görmez Kendimedir yolculuğum Bırak izler yollarımda kalsın… Bir ağlamak infilak ediyor yanaklarımda Sağanak sağanak acılar damlıyor avuçlarıma Hiç çürümüş bir ceset gördün mü? Bir nefes çıktı çıkacak boğazımda Üst üstte yığılmış tabutlar duruyor yüreğimde Bir kabristana dönüyor donuk bakışlarım Tek tek öldürdüm herkesi ruhumda Bazen insan kendine de mezardır…. Çığlık çığlık acılar zonkluyor kulaklarımda Yırtıyor kulak zarımı haykırışlar Uzak dur ellerimden,dokunursan cehennem Herkesten bir parça yara aldım içime Şimdi her yerim param parça,kırık Bir taş bile bin yerinden kırılır.. Unuttum,unutmam dediklerimi de unuttum Adımı,gölgemi,kendimi kendimde unuttum Bir mutluluğu düşlerken düşlerim Kabuslar uğrar her gece davetsiz Bağırıyorum avaz avaz Her gece ölüyorum,sen duymuyorsun Kilitli kapılara dönüyor dudaklarım Küçücük serçe tedirginliğinde yüreğim Ve uyku gelmeyen sevgili gibi beklenir gözlerimde… Söylenemiyor bu dil yaraları söylenemiyor… |
An gelir en güvendidiğimiz yerden kırılır mıyız... derken ve düşünürken kırıldık biz ve öyle bir dağıldık ki.
Kim nasıl toparlar bilmiyorum.
Kırılmanın ötesi ve dahî kâlbimize koyduğumuz güvenin gölgesinde mahcubuz yine kendimize..
Umut ede ede geldiğimiz biryerlerden boynu bükük yerin dibine batmak gibi birşey oldu bazen hayat hakkımızda.
Hep derim bi çay içsek geçecek gibi herşey hani herşeyin canı cehenneme deyip yine herşeyi kendi haline bırakmak..insanın kendini bile..
Hayat bıraktığın gibi değil artık anne diye diye âhlanıyorum..ama nafile.
Yaşayacağız mecburi.
Şiirin aynada kendi ahvâlimi izlemek gibiydi.
Gözlerim,
Kâlbim ve ellerim.. şuan hepsi durdu.
Dilim de bir cümle.
-yoruldum.. Allahım sen beni dinlendir..
Selam olsun güzel gönlüne ve şiire.
Sevgilerimle.