Dediler
Her gönlün kemâli zevâl dediler
Ta ezelden beri bunu bilirdim Derviş sofrasında aşk hâl dediler Nasibim olsaydı bende alırdım Yüreğim yolların tozuna düştü Feleğin amansız nazına düştü Aşığın yaralı sazına düştü Eğer bilse idim bende çalardım Kuru başak gibi savruldu ardım Meğer virân imiş bu garip yurdum Nice boynu bükük yetimler gördüm Elimde olsaydı dermân olurdum Vara vara en son çeşmeye vardım Açtım çıkınımı önüme serdim Ne Leyla ne Şirin ne Aslı derdim Aşka âşık oldum böyle belirdim Gördüm virân olmuş sadakat köşkü Kalmamış üstünde o eski ışkı Dedim ki hey âşık azâd et aşkı Ben ki yüreğimde vefâ sulardım Ne Köroğlu kalmış ne Dadaloğlu Ne Demircioğlu ne eski Hoylu Her yer Bolu beyi her şehir Bolu Adalet olsaydı elbet bulurdum Âşıklar aşkını atmış pazara Arada bir sadık çıkmış kazara Yurda bir hâl olmuş gelmiş nazâra Taş olsaydım eğer çatlar ölürdüm Mezar taslarının sararmış gülü Ölüler dirilmiş diriler ölü Gâhî Abdâl idim gâhî püskülü Gâhî Makberî’ce böyle delirdim ______________ Makberî |
Kutluyorum.
Saygılar.