Suyaz
suların güneşi sakladığı dalgınlığım
ayak uçlarımda ürperti ayinidir aydınlıkların sevincinden geliyorum çocuk avuçlarımda suyaz bazen gülüyor muyum ne ileri bulut çizgilerini biriktirdikçe karamsarlık arkamı dönüp gitmem gerektiğini fakat o gücünü ağaçlardan alıyor sıkıca saran sarmaşıklardan sabırlı taşların derin fırtınalarla arkadaş olmasına şaşırma sabrın bir başka yerde dağ dostları ile sevişmesine de göğsümü şişirip uçabilirim desem de karıncalar doluşuyor ayaklarıma şimdi dönüp duruyor balıklar balıklar ve gölgesindeki neşe kim kimi seyrediyor bilmiyorum arkadan gelen sese gürültü kusmuğu desem kızıyor minibüsçü amcalar bana kulağımdan çekip ilk durakta indiriyorlar beni içimi çekip martıların kanadıyla avutuyorum kendimi. |