O İNCE ÇİZGİ...
O lirik lehçede takılmışlığı aklın hele ki
Esir düştüm düşeli, Üçgen mahiyetinde Ve tümlenme gayesi güdülen bir reçete, Rotası şu girizgâhın peşrevinde, Sonsuzluğun hükmettiği evrende Asılı kalan onca hezeyana delalet Sicim misali gök kubbede Beyhude bir düşün ertesi, Düşkün imgelerin Muhafız alayı ve görgüsüz ahvali ki Edimlerden ibaret bir gölgeden yansıyan Pervasız dünlere geçirdiğim kilidi Mimlerken kader, Sanrılara yol vermekten öte, Şükre yaslı gönülde hüküm verilene Zafiyeti beşerin, en kıdemli serzeniş, Nasiplenmekle umut etmek arasındaki O ince çizgi. Aykırı nizamların pejmürde yalnızlığı, Bir dokunuşuna tav olurken evren, Rahmetin gölgesi yine üzerimde: Kırık bir sancı hatta kırgın bir mazi, Ötelenen varlığımdan arda kalan, Vasıfsızlığın bedeli belli ki Ansızın erecekmişçesine vuslata, Gönülden kopan o sessiz parçam: Bir kıblede bir sona ramak kala, Mimlediğimden ziyade Milat edindiğim kayıp gölgem. Duvarların hüzne boyanmış aykırı siyahı, Gölgelik misali boyumu aşan Hükümranlığında yılların, İllet suretlerde kırık haznesinin çeperinde Düş bulutu imgeler yağarken üstüme üstüme. Sabahın ılık rüzgârı, Matemin hoyrat esintisinde yük bildiğimden öte Taşımaktan etmesem de şikâyet, Ritüeli geçen günlerin. Cümbüşü kaybolmuşluğun, En heybetli tümceye sığdıramazken aklımın kırıklarını: Serkeş bir hikâyede boş vermişliğimden Arda kalan en hüzünlü macera yine, Yitip gidenlerin anısına tünediğim Bir miladı yâd ederken, Ölgün günün güncesine Sığdıramadığım mabedi yine imlerin; Pür telaş savurduğum çocuk yaşlarım, Çocuk telaşlarım olsam da ömrün nicedir ortasında. Gönülsüz bir gıybet maruz kaldığım Hangi sakınca ise aklın kırsalında Ve haz etmediğim bir pervasızlığın Kırık niyazında Satıldığım kim bilir hangi insan pazarı? Üstelik yâd edilen isyanların patavatsızlığına Denk düştüğüm bir imgenin delici bakışları: Adımlarken bir notadan sona doğru Kıstırılmışlığı hangi gamsa, Selam veren kaçıncı notadan Arda kalan bir nazire kim bilir, Teyakkuzu yine yürekte saklı En kıdemli acı. Yüksündüğüm bir simgede boş vermişliği kaderin Ve ıslah olmaz isyanları Yine aklı beş karış bir ömrü Selametle uğurlamakla kalmayıp, Ismarladığım mutluluğun çağrısı. |
Hangi sakınca ise aklın kırsalında
Ve haz etmediğim bir pervasızlığın
Kırık niyazında
Satıldığım kim bilir hangi insan pazarı?
Üstelik yâd edilen isyanların patavatsızlığına
Denk düştüğüm bir imgenin delici bakışları:
Adımlarken bir notadan sona doğru
Kıstırılmışlığı hangi gamsa,
Selam veren kaçıncı notadan
Arda kalan bir nazire kim bilir,
Teyakkuzu yine yürekte saklı
En kıdemli acı.
Şiirin can alıcı mısraları,yüreğinize sağlık.Saygı ve selam..