Adım Zifirdir
Adım zifirdir
Kül dolu genzim geçmişin ve geleceğin yanıklarından Acı dolu yüreğim sevdiğim ve savdamdan Nasır tutmuş elim içimdekileri yazmakdan Yorgun düştü artık parmaklarım Her harfin ayak bileklerini kavramakdan. Oturur, gün batımlarını izlerim Yanıma bir dost, bir yâr isterim Gelecekleri yok sanırım Ben hep onları beklerim Vakit geçiyor Nasılda çalıyor gökyüzünün mavisini gece Nasılda yetiyor insanı sevdirmeye birkaç hece Ne gariptir, Düşünür dururum aklımda hep bu bilmece. Zaten zaman, Kaldırmakta zorlandığım en ağır yük, Yaşım görünenden küçük Yaşadıklarım benden büyük.... Ben ki düşler ormanının gece bekçisi. Ben ki hayaller şehrinin gece devriyesi. Cebimde ruhsatsız düşler Silahımdır kurduğum hayaller Yıkılsalar bile hepsi birer birer Yeniden inşa ederim teker teker. Gün biter, şafak biter Gece iner ayak parmaklarına kadar Gökte bir takım yıldız parlar Onlar ki paha biçilemez pırlantalar Onlar ki düşlerin farkedilmeyen ayrıntıları Onlar ki zifirin sönmez ışıkları. Zamanı akıtan kumların içinde Bir çıra gibi yanıyorum Genzim cehennem yeri Yüreğim alev gibi Gece layığıyla zifiri O demsiz gönül, sevilir miydi? Yıldızları olmuşum gecenin Her daim bombalar patlar. Ateş büyür de sevdiğim yıldız sanar. Bulutları olmuşum mavinin İçimde ateşler yanar Duman büyürde sevdiğim bulut sanar. |