Dumanın Ruhu
Çakıl taşına takılır gibi
Hiçliğin mahzun düşüncelerine daldım Aklıma oyunlar oynadı zaman Önce unutturdu takvim yapraklarının arasından Rakamlarla hikayeler anlatarak Hatrımın geçmediği şehirlere götürdü Sorular sordu bildiğim Ama yinede bilmiyorum diyebildim Belkide sahip olduğum en yorgun kelime buydu Gücüm yoktu başka türlüsüne Sonra Sustum ve duydu insanlar Korktum ve bildi onlar O an varlık nedir bildim Rüşvetçi bir güneşin önünde Gülümseyen gölgemi görünce Hissetmek nedir bildim Sevgi, bir ürperti ile tüylerime değince... Bilge adam, bir gözlük sundu bana Taktım ki, sigaramdan çıkan duman Ete kemiğe büründü bir anda Baktım ki, karşımda yeşil gözlü bir kadın Ve ateş yüreğime kadar alçaldı Koca şehirde ıssız yangın Kulağıma bir şeyler fısıldadı Bende yazdım hemen, unutmadan Son izmarit de kül olunca gitti Acıyla iz bırakarak dudaklarımdan... |