aykır
takvim songüzde unutulur, sonra pus döver içimi
bir kaç gün iyilik gösterdi diye bu hava, pastırma yazı değil. ay kır. nimet buz kesilir günahımla, yatağım sığ akamam suyum süblim, üzgümdür kurur kalırım. mavi, öbektir sınırlarında kanatları kopuk pencerenin sürgülemişler kapıyı ırmaklanır ışık,muska muska ızdırap yastığımda tıkırdar durur. açarsam gözlerimi, izine yüzüstü düşerim. püskürmüş evvelzamanın isi duvara, saklanırım,ardı saatin- ırksız içkiler çürür içimde bembey-ayaz,yeni doğan bir ateşi kundaklar cırcır böcekleri ele seslenir saçlarını bu gece tüm hilkatın dili pabuç kadar. öte gelmez elimden,nice delse de kendini karanlık gelme ay kır be güzelim, vururlar, yol aydınlık. |