İşte İnsan
Kimine göre melek, kimine göre şeytan,
Düşünen bir hayvandır, Allahın kulu insan... Dünyanın en akıllısı sanarken kendini, Hiç fark etmez çevresine zarar verdiğini. Çamurdan yaratıldı, bazısı aynı kaldı… Hile oyunlarını, insan şeytandan çaldı. Evrende bir nokta, noktada bir evren gerçi... Elinden gelse, evrenide satar bu çerçi. Gereksiz işler yapar, kendini gerekli sanır, Ne evreni, nede kendini yeterince tanır. Bilmediğini bilmeyen, biraz dev biraz cüce, Zafiyet ve hayranlığı var, çok zaman güce. Yaradanın kopyası, mutluluk bağımlısı, Korkudan tanrılar yaratan icat canlısı. "Unutan"mış, insan kelimesinin manası, Bence iyilik ve kötülüklerin anası. Dünyanın mutlak hakimi; Stalini, Hitleri, Bazen Musa, bazen İsa, bazen Muhammedi. Doyduktan sonra yiyen, yediğini çıkaran, Evrenin, en garip yaratılanıdır insan. Çok şey bileni, acı çekmeye mahkum olan, Az şey bileni, mutlu, daha mesut çok zaman. Fesat çıkarır, bozgunculuktur bazen işi, Inançlı ama, paradır asıl efendisi. Kadını süslenmeye, erkeği üremeye, Ne çok meraklıdır insanoğlu ünlenmeye. Bilmediğini ister, bildiğini kullanmaz, Mala-mülke, yemeğe-içmeye asla doymaz. Dünyanın kendi için var olduğuna inanan, Sadece kendini "Eşref-i Mahlukat" sanan, Yaradanın yarattığı bütün canlıları, Kendine mahkum eder, çünkü var hep çıkarı.... Mahlukatın en bencili, zorbaların zorbası, Canlıların varlığını, tehdit edenlerin başı. Çöp üreten, gezegeni kirleten tek canlı, Çıkarı için yaptığı savaşlar pek kanlı. Tek istediği hep birşeyler istemek olan, Zaman yoksunu, beklentisi eksik olmayan. Hep ben, önce ben diyor, ben hep önce geliyor, Ruanda’da, Srebrenica’da katliam yapıyor. İnsan bütün kötülükleri yapan yegane, Canlı türüdür, "İnsan Olmak" yalan, bahane. Bu yüzden insan olmak suçuyla cezalandı! İnsan, bundan daha ağır bir ceza almazdı... Bu yüzden pişmanlık sadece insana özgü, Bu yüzden bunalımlı, stresli, depresyonlu. Cennete gidecekmiş! Cennet kabul edermi, Kendi kovduğu bu zalim zorbayı içeri... Bütün kötülüklerin temelinde yatıyor, İnsanlığı, ne yazıkki insan batırıyor. Hani leşin üzerindeki kurtçuklar gibi, İnsan yeryüzünü yer tüketir kurt misali. Doğayı sömürür hiç bir güzellik katmayız, Birbirini yiyen gezegen asalaklarıyız. Başkalarının acılarıyla mutlu olur, Kim demiş, "zavallı doğar zavallı ölür" Ağlayarak gelir, ağlatarak gider burdan, Kimi kirden yaratılmış, kimi tertemiz nurdan. Gereksiz işler yapar, kendini gerekli sanır, Ne evreni, nede kendini yeterince tanır. Ahseni Takvim’den, nasıl Esfele Safilin, Olabiliyor insan, ne acıklı ne hazin. Görüyorsun işte, insan yazmakla bitmiyor, Bir karışık bulmaca, asla çözülemiyor. Çok zalim, çok nankör tabiatı ve huyu var, Tutkuları için yaptıklarını sayar kar. O vücudunun içinde bir canavar yaşar, Kendini gerçekten bir tanısan aklın şaşar. Doymuyor insanların bir türlü göz midesi, Neyine yetmiyor bir tabak çorba kasesi. Neyine biriktirir bu kadar mal, mülk, servet, Birde yetmez gibi çalar, sömürür bir şükret. İnsanı düzeltmeden, dünyaya kurtuluş yok, İnsan açda olsa demesi lazım "karnım tok". Doyumsuzluğa doymayan, yedikçe acıkan, Yediklerinin tadı sonra gelir acı kan. |
Gönlünüze sağlık.
Çok beğendim.
............................. Saygı ve Selamlar...