Suç Ve Ceza
Bu gece
hava sert ve soğuk bir çocuk ağlıyor köşe başında ki evde ve! anasının memesinden süt yerine göz yaşı emerken açlıkla terbiye ediliyor yokluğa terk edilmiş bir mahallede saçaklardan ’ suç ve ceza yağıyor ’ gecenin karanlığında silah sesleri geliyor arka mahalleden kimileri köşe başından kimileri pencere önlerinden kaçışıyor ve! bir can vuruluyor bir beden düşüyor toprağa ardından kan kokusu siniyor kaldırımlara zılğıtlar eşliğinde haberi geliyor on yedi sinde Can vurulmuş elinde kan değmiş kitapları özgürlükten yana fikirleriyle bu gece hava sert ve soğuk perdenin arkasından bir kız çocuğu ağlıyor çıkmaz sokağın sonunda ki evde perde ıslanıyor cam buğulanıyor buğulanmış camda tersten yazılmış bir yazı okunuyor. ’ yıldız kolonisinden bir yıldız daha kaydı toprağa yakışmadı hürriyet sevdalım yakışmadı sana , aydınlığa hasret çocukların gözlerinde hayat bu kadar kısa olmamalıydı. bu gece hava sert ve soğuk öksüz kalmış bir anne ağlıyor mavi badanalı evde başında siyah leçeği elinde kınası duvarlarla konuşuyor oğul memleket sevdası hürriyet aşkı bilirim bu ateş yandı mı sönmez parmak uçlarına barut kokusu sinmiş ise eğer. hazırlıklı olacaksın bedeli ağırda olsa da... ilk önce acıya dayanıklı olacaksınız sonra dilini dikeceksiniz çuvaldızla karanlık diyorum karanlık alışık olmalısın gecesi gibi gündüzü de karanlık belki ışığı bile göremeyeceksin göğüs kafesinde biriktireceksin ...... gördüklerini ........duyduklarını .........yaşadıklarını ....... ........ yaşatılanları. yatağına yattığında gecenin bir yarısı kabuslar göreceksin çığlıklar inlemeler duyacaksın koridorlardan hücrelerden duvarlardan sesler gelecek Zehra’nın kasıklarından sızan kana anası ağlayacak nasılsa gözyaşının şahidi olmuyor Devrim’im sen yinede ölüm orucundan vazgeçme! ölüm dediğin nedir ki ! dışarıda hürriyeti özgürlüğü aydınlığı bekleyen bir ülke ağlıyor... |