YURT OLUR MUSUN BANA
Saçların
çoğalan bir yürüyüş gibi dökülür omuz dağlarından Saçların Munzur mavisi Uzar gider bozkırlarından İçimde aşka susayan bir ülkenin Daha tutunduğum ilk an Uçlarında bir asi rüzgar Düştüm uçurumundan karasına gözlerinin Gözlerin bir yaşamdı orada Gök’yüzümüzde dört parça kara Hüzne ve isyana Bir de aşka Sınırsızca uzanan Bana geldin Beklenen bir güneş gibi kavgası verilen günler içinden Muş ovası tenhalığıma Dicle oldun, çoğaldım Sana geldim Adı uzak, halkımın vatan hasretinden Dili lal umutlardan Kutsandım Zerdüşti ateşlerde Yoluna doğdum Büyüdüm iklimine Sana geldim Sana Yersiz yurtsuz toprak sürgünü Sırtımda birkaç yitik mevsim Yorgunum da Coğrafyası esmer Gözleri kara Yurt olur musun bana..? (Avaşîn...) |