Esaretin Gölgesinde
Sessizliği yırtan kulaklarımızda ki!
çığlık seslerinden ürken kırlangıçlar gün doğarken havalanacak bileklerimiz den.. Gökyüzünden maviyi içecekler kurumuş yalaklarda Birer ikişer toplanalım Özgürlüğe hasret Çiçeksiz pencere önlerinde. Susalım... ..... konuşmayalım Mum ışığında Nazım dan ... Ne şiir okuyalım Ne de ’ Nihat Behram’ın ’ ’’ Darağacında üç fidan ’’adlı romanını okuyalım. Esaretin gölgesinde Tırnaklarımız çekilirken Akla zarar Dünü düşünmeyelim Rahat rahat uyuyalım Barut kokusunu solurken Acısı tescillenmiş Silelim kuruyan gözlerimizden yaşımızı Tıkayalım sağır olmuş kulaklarımızı Helalleşelim Geleceğimizle Nasılsa bizlere ait olmayan Bir nefeslik saltanat Son bulacak Gün doğduğunda Gözlerimizden tanıyan ’ Ölüm ’ Sokağın başında karşılarken bizleri Çiçeklerin ağladığını Kim görecek ki!... |
Selamlarımla..