İNSANLIK AYAĞA KALK!Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Yaşadığımız sadece bize ait ve bize mahsus bir yürek yangını değil. Elbette ateş düştüğü yeri yakıyor; ama, nereye ne zaman düşeceği belli değil! Bu yüzden "insanlığı" bir "eşref-i mahluk" cephesinde birlikte ayağa kalkmaya davet ediyorum, şer cephesine karşı. Bizi kendi cephelerine çekecek, sayılarını çoğaltacak söylem ve eylemden uzak durmamız gerekiyor bir de! Kanla dönen değirmenlerini daha güçlü çevirmemeleri ve insanlığımızı öğütmemeleri için... Başımız sağolsun, ölenlerimize rahmet eylesin Rabb’imiz.
Ben...
Sen... O... Ne fark eder? Ölüm mukadder; Lâkin, Ölmenin de Öldürmenin de Bir adaleti var! Böyle, Girer gibi Karanfil bahçesine... Böyle, Biçer gibi Elinde orak; Hoyrat, Sebepsiz, Alçakçasına Öldürmelerin, Ne aklı Vicdanı Ne haklı feraseti var. Bir gün Ankara, Bir gün Moskova, Bir gün Pekin... Bu alçak ihanetin, Bize kurduğu tuzak, Sadece ölüm, Sadece yıkım değil; Lakin insanlığın Ölümü vicdanlarda, Taşınacak yüküm değil! Bu kanlı bumerang, Ne adres soruyor, Ne halk... Ey insanlık, Topyekûn, Artık ayağa kalk! Yeter, Dank etsin kafana; Çünkü, Bu gidişimiz tekin değil! |