İnanmazsan Sor
Her ceninin yaratılışı bir mûcize, her zerresi ibret.
Et kemiğe giydiriliyor, aslonan bir damla su, hayret. Birbirimize benzemiyoruz, herkese verilmiş ayrı sûret. İnanmıyorsan semalar üstüne, gayb alemine sor. İki damla su, et, sinir, kemik, seni insan yapan bunlar. Mûkâddes ana karnına, Allah’ın izni ile, inen taze ruhlar. Bu sırrı ilâhidir ancak bunu, valideler hisseder anlar. Ağrına giden mi var? kaza kaderi yazan meleklere sor. Bunlar bir iradeyle dağılır,bir iradeyle toplanır. Her dudak hareketin, şerefli gözeticilerle kopyalanır. Görünce ölüm meleğini ne el, ne ayak kıpırdanır. Bunlar beyhûde diyorsan, Beytûl Mamur ötelerine sor. Mahşerde herkes birbirini rahatlıkla tanıyacak. Şekil ve endamın da, zerre miktarı farklılık olmayacak. En ince ayrıntılarıyla, parmak uçların dahi yaratılacak. Kaygılanıyor musun? ’Orada dişlerini sırıtıp duranlara’ sor. Sor kendine, kimin yüz sene yaşama şansı var. Seninle giden iman ve amelin, ne mal ne de yar. O zaman ağlama demenin ne faydası var. İnanmıyorsan, dört kişinin omuzun da gidenlere sor. İncelt kendini, yücelt kendini, bu sıfatlarla davetlisin. Genişliği yer ve gök arası, Cennetül âlaya misafirsin. Gel ne olur, bu sonsuz mutluluğun erdemindesin. Bana inanmazsan, gönüllerde ki Tezilül Hâkim’e sor. İstanbul 27 Temmuz 2004 Ali Kılıç Kakiz |
serdar yılmaz tarafından 1/25/2007 8:01:18 PM zamanında düzenlenmiştir.