Bileğinde Çözüldü İpler
Arzu merak sarmış,yaşı ilerlemiş.
Sıdk ile Rabbinden bir çocuk dilemiş. Yaradan dan asla ümidini kesmemiş. Oğlan verirsen,kurban ederim demiş. ‘Nezrini yerine getir.’bu Allah’ın hitabıdır. Hikmetinden sual olmaz, neden tekrarlatır? Gördüğü yer,mukaddes diyar,kutsal topraktır. Sen ahde vefa eyle,gördüğün rüya haktır. Bu ne gündür,peygamber oğlunu kurban eder. İsmail korktu,babacığım bu dağ niçin titrer. Allah’ın her şeye gücü yeter, ne dilerse diler. Sürünesice şeytan, arkalarından gider. Emre uymaktan aklına bir şey gelmez. İçinde imandan başka bir duygu hissetmez. Rabbine teslimiyetten başkasını düşünmez. Mutlak itaat ki,ürpermez,incilmez,üzülmez. Ey oğulcuğum! Ne olur bir düşün, ne dersin? Emrolunduğunu yap,sabredenlerden göreceksin. Acıma duygun galebe gelirse,yerine getiremezsin. Davran ver bir karar,çünkü babam ve peygambersin Dost dostun canını alır mı? erenler yarenler. Lütuf ve keremiyle çözüldü,bileğinde ki ipler. Allah İsmail’e bedel, koç ihsan eyler. Hakkın iltifatına,ins ve cin bayram eder. Ey şanlı peygamber, nesiller boyu anılaçaksın. Rüyayı tasdik ettin, durup duraksamaksızın. Ta ezelden yazılmış hükme, mührünü bastın. Müminlerin engin gönlünde yaşayaçaksın. Mekke / Mina / 1980 Ali Kılıç Kakiz |
Selamlar...