ÇAY/DAN ARTA KALAN
Bir kaç bardak çay doldurursun umutla bardağa
Soğur oda acımasızca dem almadan ardı ardına Sonra boş verirsin vefasızca boşalan soluna Olmuşuna, olacağına ve dahasına... İlki ısıtır içini, tazeler düşlerini Hadi derken gözlerin Diğeri soğutur rengini Kaçırır kalan son damlada, Hiç tamamlanmayan keyfini... Birde çay deyip geçerler ya hani İşte o son bardak bitirir Bütün şevkini, özlemini Beklediklerini... Dalarsın yudum yudum en onulmaz diplere Hiç dönmemek istercesine kendine Mânâlı tebessüme dönüşmüş çaylı çaysız düşlerle... Alışır artık kalbin rüyaların unutuluşuna Diner çocukluktan kalma bütün heveslerin Olmak adıdır işte, adıdır Hadsizlikleri hoş görmenin… Kimisi kahve içer, kırk yıla fal açar Kimisi yalınlık der, mütevazılıği arar, Çay acır, köz söner, akıl kaçar, Kalpse sadece ecele sus(ar)ar… Takvim okunmamış dalına ağlarken, Bütün efkârlar gece yağar Uyku umuda yatar, Bir nefes bahşedilmişse sabaha, Hikâye yeniden başlar Beyhude siyah bir çayla hayata... Alışır artık kalbin rüyaların unutuluşuna Susar çocukluktan kalma bütün heveslerin, Olmak adıdır işte, adıdır Hadsizlikleri hoş görmenin… Zehra Asuman |
Küslüklere aracı
Çay içermiyız