ru yadişleri aşınık bi anahtarla açmaya çalıştım göğü kurt gibi içten içe kemire kemire elimi uzatsam sokulacak kadar yakındım sense ucu kırık çakınla kürkünden soyduğun ayva kadar sarı aldırmadın kısa cümleler kurdum annemin dizi dibinde kibrit çöplerinden yaptığım kaleler gibi eşyanın tabiatına aykırı gündüzüm çok yaralı geçiyor dedin kanamalı hem kara gece iyi gelir dedim çekilince el ayak sür yüzüne deşilir bi parça acı iyi gelir yanarak ölmeyene baktığın her yer mağaraydı dipsiz çok fakirdim fikrim yoktu kısa kısa notlar tutuyorum sadece karanlığa tekinsiz mırıldanarak geçiyorum saçlarından sağa sapıp odanın loşluğuna haftada en az üç gece gidiyorsun düşlerimden üstelik sıkı sıkıya kapadığım dişlerimden sızlatarak etlerimi itinayla ağlıyorum abartısız alt yazı geçiyor avuçlarımdan kaygan bi zeminden düşer gibi çabuk okunaksız gözleri dağlı bi kadınla başlıyor film annem ağlıyor arkasında mavi gök yüzünü görünce çünkü kamaşıyor ağzında yuvarlanan bulut şehre yağmur yağıyor gecenin içinde çamurlaşıyor ağızlar tekil şahıslar halinde büyüyor koro oratoryo sesiyle |