“DEFTERİ KEBİR” VE SEN GİBİ CEVHER
“DEFTERİ KEBİR” VE SEN GİBİ CEVHER
Gündüzün hürmetine Geceye yüz süren düşlerim Fecri beklerdi bilmeden Senin de geleceğini Nasılsa gün doğacak diye gece Üstünü örterdi kirlenmişliklerin Sesizce bir sarraf Açarken kepenklerini Bağırırdı kabzımal domates fiyatlarını Enlemden boylama geçen güneş Koşardı ardından tüm karanlıkların Ay’a fırsat verilmeden Kırparak yağdırırdı avuçlarımıza yıldızları Üç, beş nöbetindeymişiz gibi Düşerdi kirpiklerimize ayrılığın gölgesi Fecre gizlenen güneş Atlardı karanlığın üstüne yayından fırlayan ok gibi Yalayarak geçerdi gözlerimizi kamaştıran huzmeleri Ve biz Toplardık kirpiğimizden yanarak düşen incileri Doğum sancısıyla güneş Bir uçtan bir uca hızlıca geçer Üşütürdü yüreklerimizi Hay aksi Yine akşam vakti İade edemedim pahabiçilmez bu cevheri Kim bilir sarraf ta kapalı şimdi İyisi beklemek boş bırakarak bir sayfasını Nasılsa kontrolde değil “defter-i kebir ” Hem Kaçak aşka Kirlenmiş sevgiye ödemeyiz vergi Lakin işlemem gerekir “defter-i kebir’e” Sen gibi bir cevheri Efkan ÖTGÜN |