Dam Üstünde Saksağan
Karı diye tutturdum ben ağlayı ağlayı,
İtiverdim kenara, unuttum anayı atayı. Ah bilemedim, kıt aklımla ettiğim hatayı, Aba güzele yakışır, çirkin neylesin al valayı. Baktım ben çekerim cefayı; o sürer sefayı. İhata ediverdi, pörsümüş bendemi fırdolayı. Nah işte bu yüzden ve dahi bundan dolayı, Dayanamadım nihayet, gettim buldum hocayı. Dedim: "Ben ettim, sen etme n’olur emmi dayı! Gönül bir ırmaktır, akıverdi çağlayı çağlayı. Ben vururum turnayı, o ise öttürür zurnayı De hadi ver selayı, def et başımdan helayı." Dedi: "Anlatışa göre verirler fetvayı. Leşin bulunduğu yerde ara sen kargayı. Behey adamın teresi, sarmışsın başa belayı. Dam üstünde saksağan, vur beynine kazmayı." |