Kafkasya da bir gün
Daha altı yaşındayım,
Dünya ile ilgili bilgim, Akraba ziyaretleri, Zaten, Zar zor konuşuyorum öz Türkçe’mi. Ağustosun sonu, Okula yazdılar beni, İlk gün henüz bitmeden ağlamaya başladım. Çünkü anlamıyordum, Öğretmenlerimin konuştuğu dili. Sonradan öğrendim Rus okuluna gittiğimi. İlk ders sonrası, Herkes bir birine çok tuhaf bakıyordu, Hiç kimse bir birinin konuştuğu dili anlamıyordu. Tek ortak kelimemiz, ’’Salamun aleykum’’ Sıra arkadaşım Çerkez Abdullah’tı, Hemen bir arka sırada ki, Çeçen arkadaşım Omar Hayyam’dı, Onun sıra arkadaşı Lezgi Osman’dı. Sınıfımız toplama kampı gibiydi, Daha vardı,Rusu,Avarı ve Ermenisi. Herkesin takma idi isimleri, Hocalar soy ismimizi, Öğrenciler ise bir birine, Milleti ile hitap ederdi. Mesela bana ya Karapapak, Ya da sade Türk derlerdi. En samimi arkadaşım, Balkar Türkü,Börübeg’di. Çünkü bir hafta da,bir birimiz anlamaya başlamıştık, Meğersem aynı ırktanmışız, Kandaşmışız. En sevmediğim ise ermeni Artuş idi, Bana hep ’’akhbercan’’ derdi, Ama kanım bir türlü ısınmazdı ona. Belki yanlış belki doğru, Ermeni gördüğümde, Sadece Karabağ geliyor aklıma. Sınıfta dört tane Gürcü vardı, Dördünün de konuştuğu dil farklıydı, Biri Megrel, Biri Svan, Biri Os, Diğeri ise Gürücü idi. Yani bunların dördü de kendine Gürcü diyor. Ama yalnız kaldıklarında bölünüyor. Kafkasya güzel yer, Değişik ve çok farklı kültürler. Akhbercan-Ermenice kardeşim demek İnguş ve Kuman arkadaşlarımda vardı,isimlerini unuttuğum için yazmadm Vagif Seyyah Hüseynov |
..................... Saygı ve Selamlar...