KapıGece sır, gece sâki, elinden mey dökülür Döner başım pervane dilimden ah sökülür Efsunlu hikayeler dolaşır dilden dile Leke vermez şanına ne bir yalan ne hile Bir hayal ki peşinde binbir gece dolandım Diken aynada suret gül olup da solandım Ey yalancı baharım ısıtmadı güneşin Ayazda yok emsalin zülde bulunmaz eşin Anladım herşey boşmuş mutlak kapıda ölüm Sahte hazlar teselli doğruyu sandım zulüm Şükür açıldı perde ay’ın şavkını gördüm Tuzlu bir ummandayım ateşten berat ördüm Nedamet kapısında, göz yaşlı, boyun bükük Bir esvap üzerimde en mahrem yerden sökük frezya |
Beğenerek okudum.
Sağlıcakla kalınız...