BOŞALDI BU ŞEHİR
bir akşam üstü
senle boşaldı bu şehir izmarit kokuları sinmiş kaldırımlarda katran karası ayak izlerinin lekesi duruyordu yokluğun geceye bürünüyordu ve her sokak lambası bir bir sönüyordu ardından geriye dönsen kaldırımların arasına sıkışmış dilimden firar eden cümlelerim sabaha küskün öylece sahipsiz vijdanın sızlayarak ellerinle toplardın birer birer belkide hiç düşündünmü ? kaç yabancı adımlar ardından sana sitemlerime ve akşamın kızıllığına basarak gittiler gittiğinde kimbilir neler geçiyordu aklından geride başıboş şehirde beni soluksuz tek başıma acımadan bırakırken bir akşam üstü senle boşaldı bu şehir cinayetler işleniyordu dilimde kan revan hatıralarının arasında faili meçhul dudaklarıma yakışmadı böyle unutulman hangi zaman kapatır yaralarımı şimdi sen yoksan dilimde adın bu cinayetten sonra bir ömür boyu suskunluğa mahkum ve voltalarda sabır sırasını bekler bu aşkın günahında kaç kırmızı gül yıkanır gül kendinden utanır şehir sen kokarken bir rüzgar esse ve ellerimin sıcaklığı yüzüne değse belki temizlenir gidişin yada son bir söz kalmıştır söyleyemediğin olurda cayar belki dönersin belki ezan sesinde seni yaradanın sahibinden gözü yaşlı af dilersin haberim olmadan sen ağladıkça denizler çekilir ayaklarımdan yakomozlar ve martılar göç eder ardından gittiğin yere ve bir yosun kokusu hatırlatınca tenimi martıların kanatlarından bir selam düşer beni düşündüğün pencerene ve ben çoktan unutmuşumdur kendimi bir meczup kalmıştır adım alaylı bir şekilde parmakla gösterilen kader biletini kesince Ayhan’ca Cümleler Ayhan AKDENİZ |
Bu hep böyle diyorum