Ölmüşüz..._ne ben sensin ne de sen benim lakin aklın yoluyla inkar ettikçe gerçeği heple hiçin küpü sıfır gibi acımız tarifsiz_ ben, menekşeleri sevdikçe senin kadar kalemden katran gözümden tuzlu sızın aktı gündüz hayalleri kurarken ne mekan bildik ne de zamanda birdik tüm dünyayı siyaha emanet edip yıldız sarhoşu sadece beyazı seyrettik ay ışığına döküp sözümüzü utanmadan şehrin göbeğine bakarken uçurum kenarından gelecek kimsede yoktu yine de, gülümsedik... ve şeytanın unuttuğu bu kanlı hücrede yağmurla arındı sandığımız günahlarla kulak ardı sigara muhabbetiyle vahşi hayvan gibi böğüren öfkeli şiirlerle avunduk oysa şimdi, düne takılmış incinmiş parmaklarımızla için için yanıyoruz |