Ağaçkim çaldı güneşi bereket yağmurlarını gövdesine kazıdığım isimler silindi yavaş yavaş kasırgalarda sığındığım gölgesi kayboldu duldasız kaldım üryan kurtlar bürüdü dirhem dirhem yediler koca bir çınardı, ufaldı dallarına astığım çaputlar delik deşik her çaputta bir umut sakiler görüyorum gözlerimi kapattığımda yanımdan geçiyorlar yüzüme bakmadan bir damla diyorum bir damla şarap yeşertmez ağacını diyorlar anlıyorum uzaklaşıyorlar ayak izlerinden resimler yapıyorum su resmi deniz resmi gözlerimi açtığımda siliniyorlar dibinde bekliyor hâlâ baharında bir kız kınası solmuş bir gelin ellerinde pembe çaputlar içimde bir ağaç kuruyor frezya |