DAHA NELER VARMIŞ
Arguvanım, nergizim, dalında düğümlenmiş,
Benim gibi açmayan ahuzar güller varmış. Kör sevda yumağının telinde düğümlenmiş, Umutları çalınmış mevsimler yıllar varmış. Sürüklenip buhrana buhranlarda ağlayan, Kendi karanlığında boz bulanık çağlayan, Afakını cehennem ateşine bağlayan, Benim gibi ocakta kor olmuş küller varmış. Edebali gülünden açıp öze dökülen Mesnevinin diliyle aşkı söze dökülen, Şol cennet denizinden akıp göze dökülen, Sahraları yağmura susamış göller varmış. Ne yaşamakta ne bu dünyada gözüm kaldı , Unuttum Baharları ne yaz ne güzüm kaldı, Sana tek nasihatım bu bir çift sözüm kaldı, Sözümün üstüne söz söyleyen diller varmış. Nasıl vurup gittiysen hala öyleyim İşte, Şu fukara gönlümü senle eyleyem işte, Gözüne baka baka gelde söyleyem İşte, Bu yaşlı gözlerimden akacak seller varmış. Mevlananın gözüyle cana can deyip bakan, Yunusun çesmesinden edebi edeb akan, Pir sultan tezgahında pişip meydana çıkan, Hak şerbetini içen devrişi kullar varmış. HARUN YILDIRIM . |