Sana Susuyorum
Benim yaşadığım yerde ölümüm adı boşluktur
Ölüm iki nefes arasında ki köprüyse At boşluğa kendini dedim Ama ağzımdan çıkan söze senet olamadım Sözümü tutamadım Laf anlatamadım deli gönlüme… Nefes aldığım yerde sevmenin adı yürektir. Göremedim karşımda yürekten seveni Elimi vuramadım masalara Sadece “bittim” diyebildim Başımdan aşağı kor ateşleri boca ettim… Veda edecektim hem sana hem kara sevdama Aşığın gözü kördür görmez derler Gözüm görmedi o an ölümden başka bir şeyi İki kişilik bilet ayırtmıştım. Gidecektim Seni de yanımda götürecektim… Gidemedim… Aldığım biletler yeniden hayata dönüş bileti oldu Ama sen giderken, dolu gözlerle arkandan izledim Hasretini özlemlerin kor ateşiyle daha çok bağrıma bastım Zaman zaman kaybetmekten korksam da seni Yüreğim hep emindi döneceğinden… Ben böyle değildim, böyle olmamalıydım Boyun eğdim beni kör eden aşkına Kabullenmeye çalıştım Sana acıyarak sabahlara merhaba diyorum Sol yanımı yokluyorum yoksun Akşamları sensiz geçmiyor zaman kendime acıyorum… Kendi ölüm fermanımı imzalamış gibiyim Ten kokun olan yatağa çaresizce uzanmak Sensiz uyumaya çalışmak çaresizliğim Kavurucu sıcakta ayaz’ım oluyor Belki rüyamda görürüm diye kapatıyorum gözlerimi Sevinemiyorum bile Kaybolup gidiyorum karanlığın derinliğinde… Sol yanım boş gözlerimi açıyorum her şafakta Geceden kalma ağrılara gebe uyanıyorum İşte o zaman seni çok iyi anlıyorum Anlamak işime gelmese de anlıyorum işte O günden sonra biliyorum Zor gecelerin sabahında benim gibi uyanıyorsun sende Korkmuştum! Tamam… Bitti! Buraya kadarmış dedim avazım çıktığınca haykırarak Oysa nereden bilebilecektim Kırık kanatlara sığınacağımı Şimdi kendimi affedemiyorum Sol yanımı ısıtıp Sol yarımı teselli ediyorum… Ne gidebiliyorum Ne de kalabiliyorum Kalsam da gözlerine bakıp konuşamıyorum Suskunluğumun en kötü dönemindeyim Sana Susuyorum… Mustafa KARAAHMETOĞLU 26.06.2015 |