bahtımda hüzün vardı“..bana mutluluğun resmini çizebilir misin” demiş şair ya sen; duyguyu resmedebilir misin bana yâni sükutu, sabrı, özlemi, yutkunuşları, ya derbeder savruluşları…? duygular bilirim dipsiz sükûtlarda mahsur, cinnet labirentlerinde kendini arayan, duygular bilirim; kıvranır dudaklarda ve duygular; sessiz birer çığlıktırlar iniltisi kâinatı dolduran… duygular bilirim; melül, mahzun akıp gider kendi içine maskeleri tebessüm, hücrelerinde feveran, duygular bilirim; direnirken dağ gibi hırçın dalgalara yürek sığlıklarında boğulan… duygular bilirim; baldıran zehri tadında içilir yine de kızılcık şerbeti niyetine duygular bilirim; yüzlerde bahar özlerde çöl yangını sakınırlar dudaklardan nefeslerini güller tutuşmasın diye… bilsen; ne geceler kundakladım sızılarımı sarıp bir muştu dilendim saman yolundan hilalde kaşın yıldızlarda gözlerin dolunayda yüzün vardı her sabaha umutlar bağlasam da dua gibi bahtımda hüzün vardı… işte yine kapındayım; yorgun, kırık dökük, derbeder bu kaçıncı yazgıdır ellerinde sınandığım! dönüp bir baksan gönül aynama gurbet neymiş, özlem ne, nasıl sallanırmış insan bir zülfün tellerinde, bir sitemin hârında nasıl solarmış? anlatıverir sana… |